Çalışmaları 1950'lerden itibaren uluslararası yayınlarda değerlendirilen, Venedik, São Paulo Bienali'nde gösterilen, MoMA'dan Moderna Museet'e kadar birçok önemli müze koleksiyonunda temsil edilen Koman, özellikle İsveç'te kamusal alanlarda gerçekleştirdiği heykelleriyle dünya sanat tarihine geçmiş bir yaratıcıdır. Aynı zamanda Hulda adlı teknesini Türkiye ve Avrupa'nın yaratıcı insanlarıyla birlikte bir evden çok, kendine ait bir dünyaya dönüştüren bir derviştir.
İlhan Koman'ın geliştirdiği formların çekiciliği, hangi malzemeyi kullanırsa kullansın mükemmel bir el emeği, bilek gücünün eseri oldukları için izleyenlerde dokunma duygusunu tetikleyen bir büyüye sahip olmalarında yatar. Onun Türk, Fransız ve İsveç kültürlerini akıl almaz biçimde harmanlayarak oluşturduğu kültürlerarası yaşam, üretim ve paylaşıma açma süreçleri eşsizdir.