Günümüz modern insanı, ileri teknoloji aletleriyle örülü çevresinde, büyük metropollerin karmaşık sanallığında yaşamaktadır. Bilim ve teknoloji bize evrenin başlangıç konuşullarını bildirirken veya evrenin derinliklerindeki kozmik sistemlerin nitelikleri hakkında bilgi verirken, insanın gerçek evren yerine sanal dünyaya olan aidiyeti artarak devam etmektedir. Modern toplumlarda yükselerek ortaya çıkan psikolojik bozukluklar ve intihar vakaları, hayatımızın anlamının ve değerlerinin ne olduğu sorusunu bize sıklıkla sordurmaktadır. Yine, son birkaç yüzyılda artarak devam eden insan kaynaklı çevre sorunlarının yaşamı tehdit eden bir boyuta ulaşması, insanın evrendeki yeri, rolü, anlamı ve diğer türlere, çevresine ve gelecek kuşaklara yönelik sorumluluğu gibi sorunların önem kazanmasına neden olmaktadır.