İşletmeler gittikçe artan bir biçiminde insan kaynaklarının bir rekabet avantajı kaynağı olduğunu kabul etmektedirler. Günümüzde işletmelerin içinde yer aldığı bağlam, üretimin başlıca kaynağı olarak fiziksel sermaye yerine insan kaynaklarını ön plana çıkarmaktadır.
İnsan kaynaklarının artan önemi özellikle insan kaynakları bölümünün rolünün geleneksel rolden tepe yönetimin stratejik ortağı rolüne doğru değişimini zorunlu hale getirmektedir. İnsan kaynakları işlevinin değişen görünümü, bu işlevin örgütsel performansa katkısının netleştirilmesini gerektirmektedir.