Düşünsel olan ile maddesel olan arasındaki gerilim ilk defa Hegel tarafından çözülmüş, felsefede konu genişlemesi de Hegel ile başlamıştır. Ayrıca emek konusu, toplumsal yaşam ve sivil-siyasal alan ayrımı felsefeye onunla girmiştir. Ne var ki Hegel emekten, daha çok kafa emeğini anlamıştır. İnsan ve toplum yerine de devleti tutmuştur. Bu anlamıyla Marks, ekonomi-politikçi A. Smiht ile Hegel arasında paralellik kurmaktan çekinmemiştir. Gerek, gerçek anlamda emek, işçi sınıfı ve tarih "kıtaları"nın keşfedilmesi ve gerekse "bilincimiz yaşamımızı değil yaşamımız bilincimizi belirler" saptamasıyla "Kopernik Devrimi"ni gerçekleştirmiş olması onuru da hiç kuşku yok ki Mark'ındır.