İnternetsiz bir hayat hayal etmek artık neredeyse mümkün değil,en azından şehirde yaşayan geniş kesimler için bunu rahatlıklasöyleyebiliriz. Fatura ödemek, alışveriş yapmak, gazete okumak gibipratik işler bir yana, sosyal medyayı takip etmek, oyun oynamak, dizive film izlemek için de her geçen gün daha fazla kullanıyoruz interneti.Öyle ki, tatilde bile sanal dünyadan uzak kalmak birçoğumuz içinrahatsızlığa, hatta bir tür yoksunluğa sebep oluyor.İnterneti makul düzeyde ve anlamlı bir şekilde kullanmak hayatıkolaylaştırıyor ama ya aşırı kullanımı? Hakikaten, ne kadardan sonrasıaşırı kullanım sayılır? Günde üç ya da dört saat mi, daha fazlası mı?
Peki iş veya okul gereği internette "zorunlu olarak" geçirilen saatler busüreye dahil midir? Hangi aşamadan itibaren internet bağımlılığındansöz etmek gerekir? Mağdurlar ve yakınları bu rahatsızlıktan nasıletkilenir? İnternet bağımlısı kişiler ne tür bedensel, sosyal ve psikolojiksorunlarla karşılaşırlar? Kişiyi internet bağımlılığına sürükleyennedenler nelerdir? Gerçeklik ile sanallığın birbirinden ayrılamaz halegeldiği noktada bağımlılar ne yaşar? Medya okur yazarlığı, internetbağımlılığına karşı koruyucu bir kalkan olabilir mi?
Aileler çocuklarınıkorumak için başka ne tür önlemler alabilir?İnternet bağımlılığı konusunda uzman bir klinikte uzun yıllardırbaşhekim olarak görev yapan Holger Feindel, bu kitapta internetbağımlılığını normal internet kullanımından ayıran özellikleri ortayakoyuyor. Birçok örnek vaka eşliğinde risk grubundaki kişileri, tedaviyollarını, sanal sarmalından gerçek hayata geri dönüş yollarınıanlatıyor. Bu dertten mustarip kişiler ve yakınları için vazgeçilmez birrehber…