İslam felsefesi, "Hakikat"i burhan yöntemini merkeze alarak farklı perspektiflerden anlamaya çalışan modelleri bir "düşünce pazarı" kurarak sergilemeye çalışır. Hakikat adına bize kim, ne getirirse getirsin, ona şükran duyulması esas alınır; fakat bu şükran, sunulanın aynı şekilde kabul edilmesini gerektirmez.
Eleştirel bir şekilde içinde bulunulan şartlar bağlamında yeniden yorumlanma ve yeniden sunum söz konusudur. Zaten tarih felsefesi açısından geçmişin aynen tekrarı mümkün olamaz, o halde yapılacak olan geçmişin bilgisini/sistemini yeniden yorumlayarak "kendi lisanımızın ve zamanımızın normlarına göre" özgün ve özgül bir anlayış ortaya koymaya çalışmaktır. Çünkü evrende yenilik taşımayan hiç bir tekrar yoktur, önemli olan tekrar eden/genel/benzer olan ile kendine ait ve özel olan arasındaki karşıtlığın temelde aynı sorunun iki boyutu olduğunu görmektir. Bu nedenle İslam felsefesi ifadesi filozofların düşünceleri kadar onların eleştirilerini, bunların geçerliliğini ve tutarlılığını analiz etmeyi de kapsamaktadır. İslam Felsefesi: Tenkid Dönemi adlı çalışma eleştirel düşüncenin filozofları merkeze alarak verilmesinden ibarettir.