Başkasının emeğinden yararlanan kimselerin, çalıştırdıkları kişilerin kendi işlerini görürken başkalarına verdikleri zararlardan sorumlu olup olmayacakları ve bu sorumluluğun sınırı sorumluluk hukukunun en önemli sorunlarından biridir. Roma hukukuna dayalı hukuklar açısından yaklaşık iki bin yıldır sorumluluğun önemli ölçüde kusura dayandırılmasına rağmen liberal düşüncenin ve Sanayi Devrimi'nin etkisiyle bu ölçütün yetersiz kaldığı anlaşılmıştır. Bu süreçle birlikte kusursuz sorumluluğa ilişkin kurallar tekrar hukuk sistemine girmeye başlamıştır. İslam hukuku açısından haksız fiilden kaynaklanan zararların tazmini noktasında kusursuz sorumluluğa daha yakın bir sorumluluk anlayışı benimsendiği için herhangi bir köklü değişiklik ihtiyacının hissedilmediği söylenebilir. Bununla birlikte sorumluluğun şartlarında ve sonuçlarında bazı gelişmeler ortaya çıkmıştır. "İslam Hukukunda ve Türk Hukukunda Adam Çalıştıranın Sorumluluğu" isimli bu eserde İslam hukukunda ve Türk hukukunda adam çalıştıranın sorumluluğunun nasıl ele alındığı incelenmiş ve bu ikisi arasında mukayese yapılmıştır. Eserde, adam çalıştıranın sorumluluğunun sorumluluk hukukundaki yeri tespit edilmiş, adam çalıştıranın sorumluluğunun doğması için aranan şartlara yer verilmiştir. İslam hukuku kaynaklarında geçen örnek olaylar ve Yargıtay kararları üzerinden adam çalıştıranın sorumluluğunun doğduğu haller somutlaştırılmaya çalışılmıştır. Nihayet eser, adam çalıştıranın sorumluluğunun hukuki sonuçlarının ele alınmasıyla sonlandırılmıştır.