Bir kültürde aydınlanmanın gerçekleşmesi, o kültür içerisinde yetişen bireylerin, kendi köklerine ilgi duyması ve onları eleştiri süzgecinden geçirmesiyle mümkündür. Bu ise kültür köklerine yönelik, tutucu, hamasi, anakronik ve yüceltici söylemler değil, bilimsel olarak yapılmıl eleştirel çözümlemeleri gerektirir. İşte bu kitap, ortaçağdan modern çağa İslam kültüründe ortaya çıkmış felsefe hareketlerine yönelik hem özlü tanıtıcı bilgiler hem de felsefenin yaşadığı krize dönük eleştirel çözümlemeler içermektedir.
Prof. Dr. Hasan Aydın'ın bu kitabı değiş yerindeyse, felsefenin İslam kültür ortamındaki yazgısını, temel yapısal sorunlarını da dikkate alarak tarihsel-eleştirel yöntemle irdelemekte; tarihsel süreç içerisinde gözlemlenen felsefeye yönelik çatışma ve gerilim hatlarını eleştirel bir perpektifle ortaya koymakta ve onları yapısöküme uğratmaktadır. Bu bakımdan yapıtın, İslam kültüründe geçmişte felsefenin başına gelenlerin modern dönemde de gelmemesi için bir uyarı niteliği taşıdığı bile söylenebilir.