İslam tarihi hakkında ciddi ve istenilen nitelikte ilmî-akademik araştırmaların yapılabilmesi, önemli olayların, kültür ve medeniyeti şekillendiren dinamiklerin sağlıklı bir yöntem ve eleştirel bir yaklaşımla ele alınabilmesi, İslam'da her türlü tarih yazıcılığının çekirdeğini oluşturan siyer ve meğâzî çalışmaları ve bu çalışmaları yapan gayretli insanların bilinmesine bağlıdır. Geçmiş iyi bilinmeden, gelecek sağlıklı temeller üzerine bina olunamaz. Gelenek bilinmeden de yenilik ortaya konulamaz.