Vaktiyle, meşhur Osmanlı tarihçisi ve devlet adamı Hayrullah Efendi'nin elinde bulunan nadide bir yazma eser, yine meşhur Avusturyalı Şarkiyatçı Schlechta-Wssehrd tarafından istinsâh edilmek istenmişti. Hayrullah Efendi, gözü gibi koruduğu yazma eseri elden kaçırmaktan endişe etmiş ve eser kapımın eşiğinden dışarıya adım atamaz demişti. Bu yaşanmış ve sahih olaya çalışma içerisinde belgeleri ile değinilecektir. Fakat herhalde Hayrullah Efendi'nin bu derece büyük bir endişe duymasının sebepleri vardı. Şark'ın yazma eserlerinin tüm on dokuzuncu yüzyıl boyunca çok yoğun rağbet gördüğü ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerince büyük bir iştahla takip edildiği anlaşılmaktadır. Bulunan, kaçırılan veya satın alınan yazmaların kayıt ve kataloglama işlemleri üzerinde de yine on dokuzuncu yüzyıl süresince büyük bir özveri ile çalışıldığı anlaşılmaktadır. Aynı yoğunluk basılı eserler için söz konusu değildir.
Bu çalışmada 1848-1860 yılları arasında Osmanlı'da yayınlanan ve Viyana'ya ulaşan basılı eserlere yönelik hem bir inceleme hem de bir katalog örneği sunulacaktır.