Çocukluk denizimin kumlarını karıştırdığım zaman, bir yerlerden rengarenk kostümlü bir dansöz çıkıyor. Onu nerede gördüğümü anımsamıyorum ama ne denli etkilendiğimi, hatta depremlerin nedeninin dansözler olduğunu düşündüğümü çok iyi anımsıyorum! Hatta kalçalarını sallarken yarattıkları sarsıntı yüzünden, hem de elin günün içinde ortaya çıkıp dans ettikleri için Allah'ın onara kızıp yeri göğü titretmesi yüzünden! Artık depremlerin oluşumunda dansözlerin bir suçu olmadığını biliyorum! Onların erkeklerin gözbebeklerinde şehvet depremlerine yol açtıklarını, toplumsal sarsıntılardan ve sömürülerden akan kirli paraların emildiği eğlence dünyasında bir kağıt mendil işlevi gördüklerini de... Peki onların yüreklerindeki depremi kim biliyor? Kim biliyor onların bazı geceler yataklarında 'keşke hiç dans etmeseydim' diye ağladıklarını?