İnsan yarım yüzyılı çoktan geride bırakınca hatıralarına daha çok sarılıyor. Gerilerde kalan yıllar, o dönemin sıkıntılarını silip süpürüyor, tatlı hatıralar gittikçe ballanıyor. 1948-1952 döneminde İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi'nde gerçekten "Dev Hocalar"ımız vardı. Bunlardan bazıları yalnız Türkiye'de değil Avrupa'da hatta dünyada tanınmış yabancı ilim adamlarıydı. Eski (İslâmi) hukukumuzda yed-i tula sahibi Ebulûla Mardin unutulmaz bir hocaydı. 42 yıl hocalıktan sonra ayrılışı vesilesiyle öğrencileri adına konuşma yapmak bana kısmet olmuştu. Bu yüreklerimizi titreten ayrılışın hikâyesini bu kitapta okuyacaksınız. Fakat o günkü heyecanımızı, gözyaşlarıyla karışık sevgi ve saygı dolu duygularımızı anlatabilmiş miydim? Anlatmam mümkün olsa bile bugünün okuyucusunun bunu anlayabilmesi mümkün müdür?