Bir kaç ağacın, bir derenin, bir tepenin, bir kuşun, bir ormanın değerini kim tayin eder? Emeğin, çabanın, dayanışmanın, kurucu fiillerin ve bunlardan doğan yeni toplumsal tahayyüllerin sınırlarını kim belirler peki? Toplumsal-siyasal hareketlerin tarihinden süzülen pratikler, dinamikler, tecrübeler, düşünceler ve kurguların hepsi tekmili birden Türkiye'de ekoloji mücadelesinin içinde bulunduğu uğrak noktasına bizleri taşıyor.
Elinizde tuttuğunuz kitap da 2001 ekonomik krizi ve sonrasında iktidara gelen AKP'nin neoliberal kalkınmacılığıyla karşı karşıya gelerek yer yer gözlemcisi, yer yer aktörü ama her zaman öğrencisi olduğumuz bu toplumsal mücadelelerin bir çetelesini tutma amacını taşıyor. Ekoloji Kolektifi'nin 1999'dan bu yana süren mücadelesinde kurdun, kuşun, ağacın, tohumun, mahallenin, köyün, kentin yanı başında, içinde ve ötesinde vücut bulan politik ekolojik süreçleri büyüteç altına alarak bir araya getiren bu kitap aynı zamanda günümüz Türkiye'sinde yaşamın her boyutu için bütüncül, eşitlikçi ve adil bir ekolojist politikanın imkanlarına da göz kırpıyor.
İsyanın ve Umudun Dip Dalgası, toprağa, tarihe ve yaşama yaslanan köklerine dayanarak Türkiye'de büyüyen eleştirel politik ekoloji ve çevre hareketleri literatürünenaçizane bir katkı sunuyor. Dikkatle dinleyenler fark edecektir: "Bakın işte, yaklaşıyor fırtına!"