''İyi kızlar, kötü adamları sever!'' Hepimiz masallardaki aşkı istiyorduk; fakat payımıza masum görünen kötülere aldanmak düştü. Her Leyla'ya bir Mecnun, her Aslı'ya bir Kerem ve her Şirin'e bir Ferhat düşerken bizim şansımıza da kötü adamlar düşmüştü. Şeytan kılık değiştirip insanları kandırıyordu. Erkek ise; karakter değiştirip iyi kalpli kızları... Sizce hangisi daha çok yanmayı hak ediyordu? Peki ya ışıktan önce son bir tövbe şansınız olsaydı ne yapardınız? Üzdünüz beyler! Hem de çok üzdünüz! Sizi hiç sevmeyen kızlar için saçlarını süpürge eden kızları üzdünüz! Pahalı restoranları seven kızlar için evde size elleriyle sarma saran kızları üzdünüz! Aşık olamadınız üzdünüz, acı çektiğiniz üzdünüz, unutmak için üzdünüz! Fakat unuttunuz! Hiçbir günahın karşılıksız kalmayacağını unuttunuz. Siz, üzdüğünüz kızların vebali sizi asla bulamaz mı sanmıştınız? Yanıldınız beyler! İlahi adalet sizin gibiler için mahşeri bekleyemezdi. Ne demişti Hz. Mevlana: ''Ya kırdığın gönlü Allah seviyorsa?'' Şimdi sıra size geldi! Artık o üzdüğünüz kızlarla hesaplaşma vakti!