Tasavvuf, Anadolu şehirlerinin kültürel yapısının şekillenmesinde önemli dinamiklerden biridir. Yüzyıllar boyunca sûfîlerin gayret ve himmetiyle oluşan bu güçlü medeniyet, edebiyattan folklore, mimarîden musikîye kadar toplumu besleyen bütün damarlara kaynaklık etmiştir.
Anadolu'nun her şehrinde olduğu gibi İzmir'de de güçlü bir tasavvuf geleneğinin varlığı hissedilir. Ünlü seyyah İbn Battuta'nın 1300'lü yıllarda anlattığı Rifâî tekkesinden, çağımızın önemli mutasavvıflarından olan Lütfi Filiz'in anlattığı tasavvufî çevrelere kadar yüzyıllar boyunca tasavvufî doku İzmir'in kültür hayatında önemli bir yer işgal etmiştir. Mesela Râkım Erkutlu ve Neyzen Tevfik gibi isimlerin, İzmir tekkelerinde yetişmiş olduğunu görürüz.
Mehmet Demirci'nin hazırladığı bu eser, İzmir'in kültür tarihinde tasavvufun renkli macerasının bir panoramasını sergilemekte ve İzmir'in bilinmeyen manevî iklimine dikkat çekmektedir. Aynı zamanda İzmir'de Tasavvuf Kültürü, şehrin en etkili tasavvufî kurumlarından olan İzmir Mevlevîhânesi hakkında okura önemli bilgiler sunmaktadır.