Upton Sinclair, Jimmy Higgins adlı romanında Birinci Dünya Savaşı yıllarında savaş karşıtı mücadele veren Amerikalı sosyalist bir işçinin, kendini savaşın ortasında bulmasını anlatıyor. Romanda toplumun adım adım miltarizme hazırlanması, toplumdaki kamplaşma, "Red Scare" (Kızıl Korkusu) diye adlandırılan paranoyayla savaş karşıtlarının, anarşistlerin, sosyalistlerin, göçmenlerin dışlanması ve baskı görmesi gibi dönemin karakteristik özelliklerini görebiliyoruz.
1918 yılında yazılan Jimmy Higgins, gerçekçi ve bilgilendirici üslubuyla Upton Sinclair'in edebiyatının tipik bir örneğini verirken dönemin koşullarını da aydınlatıyor. Roman boyunca kendimizi Amerika Birleşik Devletleri, Fransa, ve yeni kurulmuş Sovyetler Birliği'ndeki tarihsel olaylara şahitlik ederken buluyoruz.