Baykal Gölü'nden Moğolistan'a giden trende dört kişi…
Türk Mimar Engin Hakkızade… Uygur Özerk Bölgesi'nden bir gerilla, Tamir Tumurbaatar… Saha Türk'ü yaşlı ve mecalsiz Ayçiçek Kadın, bir de yanındaki kimsesiz çocuk Yakıp...
Bir vagonda birleşen dört kader: Engin, Moğolistan topraklarında Ergenekon'u arıyor; Tamir, Uygurların lideri olabilmek için entrika peşinde; Ayçiçek Kadın, çok hasta ve ölmek için yurduna geri dönüyor; Yakıp, Ayçiçek Kadın'ın ölümüyle bir başına kalacağı korkusuyla mahzun ve ürkek.
Trendeki dört kişinin bir arada olması asla tesadüf değil, keza üç bin yılda bir açan udumbara çiçekleri göründü, Engin'in Göktürk konçuyu (prensesi) Aybarçın'ın emanetlerine ulaşmasına çok az kaldı, kehanet gerçekleşmek üzere...