Bir varmış bir yokmuş. Develer tellal iken pireler berber iken ben anamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken Çamlıbel'in eteklerinde küçük bir köy varmış. Köydeki çocuklar güle oynaya okula gidip geliyormuş.
Gel zaman git zaman yapraklar sararıp solmuş. Güz gelip geçmiş. Kış gelmiş. Dağları, taşları kar doldurmuş. Bahar gelmiş, her yeri çiçekler doldurmuş. Derken yaz tatili gelip çatmış. Çocuklar, tatil heyecanı ile karnelerini almışlar. Evlere dağılmışlar. Çocukların bir kısmı
Evliya Çelebi'nin: "Havası güzel, dört tarafında akarsuları olan bostan ve bahçeleri, her biri bir cennet bahçesine benzer. Bülbüllerinin ötüşü insana ferahlık verir... " diye tarif ettiği Tokat'a gitmiş.