Bilinç kendi üzerinde bağıntılar kurarak nesnelliğe yönelmez, nesnelliğin bağıntılarından kalkarak kendini gerçekleştirir ve tekrardan da nesnelliğe döner. Kendi üzerine kapanan, salt kendini düşünen bilinç, bilinç nesnelerinden kopan bilinçtir. Aşkınlığı, kendini diğer varlık ile bağıntılardan bağımsız ve tek başına ele alışındandır.
Bilinç, bilincin nesnesi haline geldiğinde (bilincin bilinci konu edinmesi) ise tam bilinç haline ulaşır. Bu yönüyle de bilinç, aynı anda tek edimselliğin hem öznesi hem de nesnesi konumuna gelir. Bu açıdan da bilinç hem kendinin öznesi hem de nesnesi olması itibariyle, biricikliğini koruyan bir gerçekliğe dönüşür.