Parmaklarımı sayıyordum. Her saydığımda belki bir parmağım eksik çıkarsa, eve dönmek için kendime bir bahane bulmuş olmanın sevincini yaşarım diye düşünüyordum. Oysa durup dururken parmaklarım eksik çıkacak değildi ya. Bunu ben de biliyordum. Eksik çıkarsa ne diyecektim? Bir parmağım düşmüş mü ya da bir parmağımı evde mi unutmuşum?
İnsanların yüzlerine bakmıyordum, bakamıyordum, bakmak istemiyordum. Sokaklar bomboştu. İnsanlarla doluydu, adım atacak yer yoktu ama bomboştu.