Pencereden dışarıyı seyrediyorum, her yer yeşilden kahverengiye dönmüş, aşırı sıcaklardan bunalan meyveler kendi kendilerini yiyip bitirmiş, buruşmaya yüz tutmuş. Gökyüzündeki kuşlar yavaştan bir hazırlık içinde, göç zamanları yaklaştı. Arka bahçedeki ağaçların meyve vermesine daha var. Dünyanın döngüsünü anlayabiliyorum ama ya insanlar? Her şey kendini şu elma, armut kadar açıkça belli etse, elmanın günahla armudun anaçlıkla ilişkilendirildiği gibi insanlar da bir şeylerle ilişkilendirilebilse dünya daha yaşanır bir yer olurdu, diye söyleniyorum.