"Karanlıksın… Siyahın asil yalnızlığında boğuluyorsun. Ölümün kokusu sinmiş üzerine. Fakat ben senden de siyahım. Acılarımın körelmiş yanık kokusu sarmış etrafımı. Tükeniyorum yavaş yavaş, ne karanlıkla büyüyen sen karanlığın dibine batmış bu aciz kadını kurtarabilirsin, ne de bu kadın seni…"
"… Bilmelisin ki Yiğit Kılıç, karanlık karanlığın kurtarıcısı olamaz."
Bir yangında ailesini kaybeden ve yaşamına en yakın arkadaşının ailesi ile devam eden Çiğdem; çocukluğundan beri yüreğinde büyüyen yarasını, geçmişinin bedenine verdiği acıyı başarıya dönüştürmeyi başarmış yetenekli bir mimardır. Artık her daim desteğini aldığı insanların gölgesinden çıkmak isteyen Çiğdem ülkenin en kıdemli şirketinde başarısı ve soğuk karakteri ile nam salmış Yiğit Kılıç'ın yanında çalışmaya başlar. Zaman geçtikçe soğuk davranışlarını yalnızca Çiğdem'e gösteremeyen Yiğit ve yavaş yavaş adama kapılmaya başlayan Çiğdem; kendilerini büyük bir aşkın içinde bulurlar ve bu aşkın onları nereye götüreceğini bilemezler.
Ya içinde bulundukları karanlık kuyunun en dibine batacak, ya da o karanlık kuyudan birbirlerine tutunarak kurtulacaklardı.