"Henüz cevaplanamamış ve kadın ruhuyla ilgili otuz yıl süren araştırmalarıma karşın benim de cevaplamayı başaramadığım çok önemli bir soru var: Kadın ne ister?" (S. Freud)
Kim bilir, Freud belki de bu sözü Tolstoy'un unutulmuş kadın karakteri Katya için söylemiştir.
Katya...
Henüz hayatının baharında bir genç kız...
Toy denebilecek kadar tecrübesiz...
Daha evlendiği ilk dakikadan beri ruhunda meydana gelen değişimler, arzularının yönünü değiştirmeye başlıyor ve Tolstoy'un güçlü kalemiyle kadın ruhunun dehlizlerinde kısa bir yolculuk başlıyor...
Bu kısa roman bittiğinde ise o soru hâlâ canlı olarak yerini koruyor: "Kadın ne ister?"
Filhakika ben mesut idim. Fakat bu saadetin bana hiçbir iş, hiçbir fedakârlık vesilesi vermediğini görerek eza duyuyordum. Çünkü içimdeki bütün o çalışma ve fedakârlık kudret ve kabiliyetlerinin erimekte olduğunu his sediyordum. Kocamı seviyordum ve görüyordum ki ben onun için her şeyim. Fakat istiyordum ki herkes bizim aşkımızı görsün, kıskansın, sevişmemize engel olmak istesin de öyle iken ben onu gene seveyim.