"Bak tanıştırayım. Bu benim uşağım Adam. Adam dediysem adı Adam! Kendisi İngiliz."
"..."
"Evladım, Sebastian'a söyle bize çay getirsin!"
Şaşırmaktan ne diyeceğimi bilemiyordum.
"Sebastian'ı konağa yeni aldım. Fransız aşçım tek başına işlere yetişemiyordu, yardımcı istedi. Sebastian'ı aldım, kendisi İtalyan'dır."
...
"Ooo, bütün Avrupa'yı toplamışsın."
"Bu da bir şey mi? Bekçim Yunan, şoförüm de Alman. Bir yere göndermiştim. Hah, bak geldi kendisi, bak şu kocaman olan."
("Külliye" isimli öyküden)