Tarihte bugünün insanına ışık tutacak özellikte kıymet ifade eden birçok gerçeklik vardır. Bunların bir kısmı tarihin sayfalarından ayıklanıp süzülerek günümüze kadar taşınmıştır. Bu bilgi kırıntılarını herkes kendi bakış açısına göre farklı şekillerde yorumlayabilmektedir. Yapılan bu yorumlar, insanların zihninde farklı algıların oluşmasına sebep olsa bile, hiçbir yorum olguların gerçek hüviyetini değiştirme gücüne sahip değildir. Bu nedenledir ki, kitleleri aydınlatmak adına kaleme alınan her bir eser, asıl değerini yansıttığı hakikat ölçüsünce elde edecektir.
Kelâm ilminin konu ve yöntemini oluşturan genel çizgisinin ne olduğu, bu çizginin hangi iç ve dış saiklerle şekillendiği ve bu süreçte dinin temel kaynaklarından nasıl istifade edildiği gibi temel sorulara cevap arayışının bir sonucu olarak meydana gelen elinizdeki bu eser, İslâm düşüncesi alanında yapılan çalışmalara bir katkı sağlamayı amaçlamıştır. Bu sorulara verilen cevaplar sayesinde, İslam geleneğinde kelâm ilminin temsil etmiş olduğu misyonun, şartların oluşturduğu arızî bir gelişme mi olduğu, yoksa daha başta Kur'an'ın esaslarında ve Hz. Peygamberin örnek yaşamı olan sünnetinde uygulanan bir tecrübenin yansıması mı olduğu hususu da açıklık kazanmış olacaktır.