Yaşadıkları süre çerçevelerine yaşama sevinci saçan, bazen üzen, üzülen, kimi zaman şehrin gürültüsüne karışıp fark edilmeyen, fakat fotoğrafın en son sırasındaki telâşlı bir baş gibi gülümseyen ve resme böylece katılan insanlar tanıdım. Onlar kanlarıyla, canlarıyla ve çoğu zaman herkeste olmayan üçüncü, hatta dördüncü boyutlarıyla insandılar ve tartışmasız filozoftular. "Rüzgârın yönünü değiştirmedikleri zaman yelkenlerini rüzgâra göre ayarlamadılar" ve bu nedenle sıradan kaldılar, fark edilmediler.