1950 ile 2000 Yılları arasındaki 50 yıllık dönemde hem Türk Tiyatrosuna hem de iş dünyasına damgasını vuran Üner İlsever'in kendi Kaleminden herkese ilham verecek yaşam öyküsü...
Ne iyi etmişim yaz diye bastırmakla. Eline, kafana sağlık. Hem senin bir kitabın oldu hem de bizler keyifle okuduğumuz bir kitap kazandık. İçindeki yazarı yakalamışsın Üner'ciğim. Ben de sevindim yanılmadığıma. İyi başladın, haydi yenisine, durmak yok!
Vedat Türkali, Yazar
İnsanın, eline alınca asla bırakamayacağı bir kitap bu. Hele ki "Dök zülfünü meydana gel" diye başladığınız yerde inanın ki sahnede sesinizi duydum, öyle heyecanlandım. Daha girişte öylesine sihirli bir mıknatıs gizli ki ona insanın yüreğiyle yapışmaması elde değil. Birbirine eklenerek imge denizine dönen anlatımınız, o duruluk, sadelik, yerellik... Açıkçası, artık yazınımızda çok az bulunan bir zenginlik bu ve soluksuz okudum. Her biri roman olabilecek koca koca konulara bir dokunup geçivermek büyük ustalık işi... Ne diyeyim, ailenize, dostlarınıza, ülkenize, halkınıza, anılarınıza, büyüdüğünüz kasabanıza, toprağa, suya, havaya, kırlara, bayırlara, gelecek umudumuza borcunuzu ödüyorsunuz, hem de eşsiz tadı ve anlamı olan bir yapıtla. Bundan daha anlamlı ve güzel ne olabilir?
Nihat Behram, Gazeteci, Şair, Yazar