Anadolu Sevdası
Görevim sırasında, bazı okullara gider, sınıflara girerek, öğrencilere soru sorardım. Sorulardan biri mesela, kaymakam kimdir, görevi nedir, olurdu. Çocuklar çeşitli cevaplar verirlerdi. Doğrusu, yasal olarak tarifi, ilçeyi yöneten en büyük mülki idare amiri. Ama bu yalın bir tanımlama. Görevini layıkıyla yapan, mesleğini seven Kaymakamın bir özelliği ve de tarifi, ülke sevdalısı, Anadolu sevdalısı olmasıdır.
Nedir Anadolu? Anadolu sadece, Asya'dan Avrupa'ya doğru uzanan, üç tarafı denizlerle çevrili kara parçası değildir. Anadolu, Fırat'tır, Kızılırmak'tır, Aras'tır, Sakarya'dır. Anadolu, dağımızdır, ovamızdır, ormanımızdır. Anadolu, Antep'te halay, Aydın'da zeybek, Trabzon'da horondur. Anadolu, hoşgörünün simgesi Mevlana'dır, Horasan'dan gelen büyük düşünür Hacı Bektaş Veli'dir, Büyük ozan Yunus Emre'dir, mizah ustası Nasrettin Hoca'dır. Anadolu, tarlada çalışan çiftçi, fabrikada çalışan işçi ve namusuyla rızkını kazanmaya çalışan esnaftır. Köyüne gittiğinizde, içtenlikle size bir bardak ayran ikram eden Ayşe teyzedir, Ahmet amcadır. Köyüne hizmet almak için Kaymakamlık makamının kapısını aşındıran muhtar Ali'dir Anadolu. Köye götürdüğünüz yoldur, evine götürdüğünüz içme suyudur Anadolu.
İşte Kaymakamlar, Anadolu'nun bu özelliklerine sevdalı olmalıdırlar. O zaman Mülki İdare Amirliğinin tarihi misyonu gerçekleşmiş, halkımız mutlu, ülkemiz huzurlu olur. .