Birgivi, bu eserinde, içine zamanla felsefî konular da girmiş bulunan Kelâm'dan, her Müslüman için lüzumlu olan i'tikâdî mes'eleleri ve geniş fıkıh kitaplarından, amelî konuları seçerek, herkesin anlayabileceği bir şekilde ifade etmiştir. Bu durum onun mezkûr ilim dallarındaki üstün bilgisini ortaya koyduğu gibi, halk eğitimi açısından da önemli bir husustur. Zira modern pedagojide de öğretilecek konuları halkın anlayabileceği bir ifâde ile açıklamak (vülgarize etmek) esastır.
İlmin anlaşılabilir olması, fikrin yaygınlaşmasını, çevre kazanmasını sağlar. Bu kolaylaştırma ve özetleme çabası Birgivî'nin Arap gramerine dâir eserlerinde de müşâhade edilir ki, o devre göre bu bir yeniliktir.
Bu sebepledir ki, Birgivî'nin yazdığı kitaplar, özellikle Vasiyetnâme'si, Arap gramerine dair eserleri ve Tarîkat-i Muhammediyyesi, dört yüz küsur seneden beri okunmuş ve okunmaktadır.
Son günlerde, Mâturîdîlik hakkındaki çalışmalarıyla tanıdığımız gayretli kardeşim Melikşah Sezen'in Birgivî Risâlesi üzerine Ali Sadrî el-Konevî'nin yazdığı şerhi yayına hazırlamasını görmekle bahtiyar oldum. Zira birkaç kişi, Vasiyetnâme'nin neşre hazırlanmasını benden de istemişti. Melikşah Sezen kardeşimizin bu çalışması bizi mesuliyetten kurtaracak diye düşünüyorum. Ayrıca onun, son zamanlarda Birgili Mehmed Efendi hakkındaki bazı tutarsız yayınlara cevap olacak ifadeleri de gerçeklerin ortaya çıkması için yapılması gereken ilmî bir çalışmaydı.