Kesilen bilek benimdi, oluk oluk akan hayat... Ve bir hiç uğruna yaşamak ne berbat! Siz, sizi kırdım sandınız oysa bendim kesilen sütten ve kalemden. Benden kırılıp döküldü canımın cam kırıkları... Kendi kefenime makas attım, ateşime odun… Kendi adımı bile kendim koydum... Şimdi bana doğruldu zaman ve sabahın körü. Bir gün boyunca taradılar saçımı siyahtan beyaza… Ölümlerden ölüm beğendim, günahlardan günah ve bir akşamüstüydü yine yaşamak!