Klasik İslami ilimlerin temel baslangıç noktası hiç kuşkusuz Kur'an-ı Kerim ve onun tefsiri, yorumlanması, anlaşılması meselesidir. Kur'an ayetlerinin tefsiri ve yorumlanması sürecinde Kur'an kıraatlerinin önemli bir katkısı vardır. Kıraat ilminin sağladığı bu hayati katkı, klasik tefsir literatürü içerisinde kıraat-tefsir ilişkisini temel bir menzil taşı haline getirmiştir. Kıraat-tefsir iliskisi söz konusu olduğunda ise Zemahşeri ve onun el-Kessaf isimli eseri tefsir literatürü içerisinde temel bir kaynak, klasik bir eser, bir başucu kitabı olarak öne çıkmaktadır.
Zemahşeri ve el-Kessaf, İslami ilimler literatürü içerisinde durduğu tarihsel konum açısından, kendisine kadar gelen İslami ilimler ve tefsir geleneğinin derinlikli bir çerçevesini sunmuştur. Diğer taraftan ortaya koydugu ilmi miras açısından da kendisinden sonraki İslami ilimler ve tefsir geleneğinin seyrinde önemli bir etki ve iz bırakmıştır. Kıraat-tefsir, kıraat-Arap dili ilişkisi konusunda izlediği yaklaşım, sergilediği kavrayış, öne sürdügü yöntem Zemahşeri ve eseri el-Kessaf 'ın tefsir literatüründe bıraktıgı en önemli etki ve izler arasındadır.
Bu kitapta Zemahşeri'nin tefsirinde naklettigi sahih-saz vecihleriyle bütün kıraatler; onları kullanma key_yeti çerçevesinde kıraat-tefsir ve kıraat-Arap dili iliskisi incelenmistir. Ayrıca sahih kıraatlerin tespitinde öne sürülen temel sartlar açısından Zemahşeri'nin kıraatleri kabul kriterleri konusu ele alınmıstır. Son olarak da kıraatler bağlamında Zemahşeri'ye yöneltilen tenkitler tespit edilmiş ve bunlar objektif bir bakış açısıyla değerlendirilmeye çalışılmıştır.