Kırgızlar başta yazısı olmayan diğer halklar gibi eğitimini halk tecrübesini yansıtan masallardan alırdı. Hayatın çok yönlülüğü hakkında Kırgızların fikirleri ve düşünceleri onların masallarında yer alıp nesilden nesile aktarılarak günümüze kadar ulaşmıştır.Kırgızlar halk masallarını gençleri eğitmek ve yön vermek amacıyla anlatırdı. Masalların yardımıyla dürüstlük, adalet gibi insanın olumlu yönleri övülerek dinleyiciler vatan sever, insancıl ve barışçıl olmaya teşvik edilirdi. Gençler e iyi ve kötüyü, olumlu ve olumsuzu ayırt etme öğretilirdi. Diğer bir açıdan baktığımızda masallardaki değişmeyen "aç eken tok eken bar eken cok eken, ilgeri ötkön zamanda" (bir varmış bir yokmuş ...), "ay dese arkı cok, kün dese körkü cok" (ayda, güneş de onun güzelliğiyle yarışamaz) gibi kalıp ifadeler tekrarlana tekrarlana çocuk hafızasında yerleşerek onu psikolojik açıdan masallara alıştırmış olur.. Bundan sonra böyle ifadelerin ilk sözünü duyar duymaz çocuk onun devamını "şap" söyleyebilecek duruma gelir.