Daha önce devrim ve iç savaş yıllarını anlattığı Okul adlı eserini yayınladığımız usta yazar Arkadi Gaydar, hayatının son anına değin halkı için yazmış, çalışmış, savaşmış bir sosyalistti. 1941 yılında, Nazi işgali sırasında, Ukrayna'ya, düşman hatlarının gerisinde bir partizan birliğine gazeteci olarak gönderildi. Ancak partizanlar Nazi askerleri tarafından kuşatıldığında orada kaldı. Öncü kolunda olduğu bir gün, düşmanın kurduğu pusuyu fark eden Gaydar hayatı pahasına arkadan gelen arkadaşlarını uyardı ve Nazilerin ateşiyle öldürüldü.
Arkadi Gaydar, Sovyetler Birliği'nin en sevilen ve tanınan yazarlarından biridir. Roman ve öykülerinde genellikle gençleri anlatan Gaydar, Küçük Trampetçi adlı bu kısa romanında da bizi heyecanlı bir maceraya davet ediyor.
Kahramanımız, genç piyonerler bandosunda bir trampetçi olan Sergey'in başına gelen talihsizlikler annesini kaybetmesiyle başlar, bir süre sonra yeniden evlenen babası gizli bir fabrikada mühendistir. Sergey'in hayatı babasının önemli dökümanları kaybetmesi yüzünden tutuklanması ve üvey annesinin de çekip gitmesiyle alt üst olur. Yapayalnız kalır ve casusların, karşı devrimci bir suç şebekesinin hedefi haline gelir. Hayatın tüm zorluklarına karşı koyan küçük trampetçinin haydutların elinden kurtulmak için verdiği mücadeleyi okudukça heyecanlanıyor, iyi bir dostun insanın yaşamında nasıl önemli bir yeri olduğunu bir kez daha anlıyoruz.