Batı ile etkileşimimizin en sıcak olduğu dönemde yaşamışlardır. Müsteşriklerin eleştirilerini ve İslam dünyasındaki savunma refleksli itirazları değerlendirebilen hem dışarıya hem de içeriye fikirleri ile katkıda bulunmuş isimlerdir. Kur'an'ın daha iyi anlaşılmasındaki usul önerileri ve tartışmalı konulardaki çözümleyici görüşleri ile yaşadıkları dönemde ve sonrasında çokça konuşulmuşlardır. Bu çalışmada Abduh'un, Kur'ân'ın anlaşılması noktasındaki özgün düşüncelerini müşahede edince tefsirini tamamlayamamasına üzülecek, İslam ve hilafet davası ile yola çıkan Reşîd Rızâ'nın ömrünün son döneminde nasıl bir Arap milliyetçisi ve savunucusu olduğunun serüvenini okuyacaksınız.
Tabâtabâî, Fars medeniyetinin son dönemde yetiştirdiği büyük bir müfessir, sosyolog ve felsefecidir. Tabâtabâî, İran ulemasının kemikleşmiş yaklaşımlarının aksine, din adına ezber bozan görüşleri, Kur'an'ın, sadece fıkhı hüküm çıkarılacak bir mesaj olmayıp, çağın ilimleri diye isimlendirdiği sosyoloji ve felsefe ile tefsir edilmesi gerektiğine dair çabası ile İran'da çığır açmıştır.
Okuyacağınız bu eserde Tabâtabâî'nin, Şiî İran coğrafyasından İslam dünyasına hatta Batı'ya yönelik cesur, derinlikli, çağdaş ve özgün düşüncelerini değerlendireceksiniz.
Elinizdeki bu çalışmada yapıcı/yenileyici olmayan söylemlere aklî ve ilmî usulle eleştiri getiren ve buna karşın hem usul hem de problematik konularda çözüm önerileri sunan üç büyük müfessirin çabasını göreceksiniz.