İnsanların hayat tarzlarında bazı benzerlikler olsa da, daha ziyade farklılıklar söz konusudur. Bu farklılıklar da birlikte yaşamanın önündeki engellerden birini oluşturur. Bu nedenle insanoğlu, tarihî süreç içinde birlikte yaşamanın yollarını ve kurallarını belirleme çabası içinde olmuşlardır. Nitekim elde edilen ve kazanılan tecrübeler, belirlenen kuralların insan fıtratına, toplumsal dinamiklere ve dinî kurallara göre tanzim edildiğinde, birlikte yaşama şansının arttığını; aksi durumlarda ise azaldığını göstermektedir. Bunun farkında ve bilincinde olan insanlar, kurallı bir hayatın huzur ve mutluluk getirdiğini; kuralsız bir hayatın ise kaos, anarşi, huzursuzluk, mutsuzluk ve umutsuzluk olduğunu kavramışlar ve bu nedenle de "En kötü kural, kuralsızlıktan iyidir" sözünü, kendilerine rehber edinmişlerdir. Müslümana rehberlik edecek kurallar ise Kur'an ve sünnette yer almaktadır. Bu kurallar, Müslümanlar tarafından öğrenilip içselleştirildiği dönemlerde birlikte yaşamanın ana unsurları olurken, günümüzde maalesef etkinliğini büyük ölçüde yitirmiş bulunmaktadır. Bu nedenle mevcut sorunlara ve yaşanan olumsuzluklara Kur'an perspektifinden bakıp, kurallı bir hayatın nasıl olması gerektiğine dair görüş ve düşünceleri ihtiva eden yazılara ihtiyaç hasıl olmuştur ve olmaya da devam etmektedir. "Kur'an Kural ve Hayat" isimli bu kitap, bu amaca yönelik olarak yazılan ve yayımlanan yazıları ihtiva etmekte ve Kur'an'dan hayata bir bakış açısı sunmaktadır.