Gerek Kur'an-ı Kerim'in anlaşılmasına yönelik çalışmam ve gerekse Türkçemizle İbadet adlı çalışmam, cumhuriyet ile başlayan aydınlanmamıza büyük emek veren, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bugün aramızdan ayrılmış bulunan ve yaşayan değerli insanlarımızın açtığı yolun bir devamıdır ki, daha niceleri bu yoldan yürümeyi sürdürecektir.
Bu çalışmalar, Arapçayı yere göğe sığdıramayan, Kur'an'ı Türkçe okumakla Hatim İndirmenin geçerli olmadığı savını ileri sürenlere yönelik bir yanıttır.
Amaç; hatim indirmek değil, Kur'an'ı anlamak ve içselleştirmek, yaşamın her döneminde yol gösterici olduğuna inanmaktır.
Günümüzde cemaat, dergâh, tekke ve zaviye adlarıyla etkin olan birtakım kuruluşlar türemişlerdir. Bu kuruluşlar sahip oldukları taşınabilir ve taşınmaz bütün varlıklarını müritlerinin dişinden tırnağından ayırdığı, kendi eş ve çocuklarına bile vermediği bağışları ile edinmiştir.
Çünkü mürit, mensubu olduğu tarikatın şeyhini veya pirini her şey olarak görmekte ve onun beğenisini kazanmak için akla hayale sığmayan uygulamalar yapmakta… Allah'ı bile şeyhinin veya pirinin gözüyle görmeye çalışmaktadır.