Modernizmin yalnız bıraktığı zamanımız insanı, üç dört asırdan beri ruhi hayatına yapılan saldırılar altında ezilmiş, modernliğin avantajlarının bedelini yalnızlığa ve manevî buhranlara itilmesi ile ağır bir şekilde ödemiş ve medet umarak ilâhlaştırdığı pozitif bilimler, sıkıntılarını gidermeye yetmemiştir. Bunun yanında, bütün nefsanî duyguları tatmin etme özgürlüklerine rağmen, ruhi bunalım had safhalara çıkmış ve genellikle insanlar artık birbirlerinin kanını içen birer canavar haline gelmişlerdir.
Bütün her şeye -işareten de olsa- yer veren Kur'an-ı Kerim, elbette ruh, kalp, akıl, nefis, irade ve vicdan gibi, soyut kavramlar hakkında da bilgi vermiştir. İşte bizim araştırmamızdaki amacımız; insanın manevî yönlerini oluşturan bu kavramları, Kur'an'ın ışığında inceledikten sonra, insanın maddî yönünü oluşturan bedene musallat olan hastalıklar gibi, manevî yönünü oluşturan ruha da musallat olan ya da ruhun faaliyetini sağlıklı bir şekilde icra etmesini engelleyen hastalıkları tesbit edip, yine Kur'an'ın rehberliğinde çarelerini ortaya koymaktır.