Yeryüzündeki diller yapı bakımından üçe ayrılır. Bunlar tek heceli, eklemeli, ve çekimli dillerdir. Arapça çekimli bir dil olduğıu için temelinde kökler vardır. Kur'an'ın dili Arapça'dır. Biz de konuyla ilgili olarak Âdem آدم kelimesi ile belese بلس , , sememe سمم , şetane شطن , meleke ملك ve nevera ںور kelime köklerini, bu kökten kelimelerin geçtiği âyetleri aldık.
Bir araya getirilen âyetlerin okunması için düzenlenmesi, yeniden sıralanması gerekiyor. Kur'an'da bir tarafta sûrelerin sırası, bir tarafta da âyetlerin sırası var. Bu sıralama âyetlerin sûrelerdeki öncelik esasına dayanıyor. Âyetler arasındaki anlam ilişkileri, âyetler arasındaki bağlantılar hep bu sıralamalarla, bu ikili düzenle kuruluyor. Biz de Allah'ın kurduğu bağlantıları bularak âyet kümelerini ona göre anlamaya çalışırsak Kur'an'ı Allah'ın istediği şekilde okumuş oluruz.