Kur'an'ın lafız ve mana itibariyle sahip olduğu benzersiz yönlerini konu edinen İ'câzu'l-Kur'an meselesine İslam tarihinin erken dönemlerinden itibaren muhtelif sahalardan pek çok İslam bilgini, farklı seviyelerde ilgi duymuş ve bu mevzuya dair önemli tespit ve değerlendirmelerde bulunmuşlardır.
Kur'an i'câzı meselesi, müstakil eserlerin yanı sıra Kur'an ilimleri ve tefsir kaynaklarında yer almıştır. Müfessirler, gerek tehaddî âyetleri ekseninde gerekse farklı bağlamlarda bu mevzuyu çeşitli yönlerden ele almışlardır. Şüphesiz dönemin ihtiyaç ve beklentilerinin bu konuya olan alakanın düzeyini belirlemede güçlü bir amil olduğu yadsınamaz. Müslüman coğrafyalarda İslam karşıtı sömürge anlayışının hakim olduğu on dokuzuncu yüzyılda, Kur'an'ın i'cazına dair çok sayıda eserin yazılması söz konusu müdafi refleksin sonucu olduğu ortadır.
Modern dönemin tanınan simalarından Abduh ve Reşîd Rıza'nın müşterek eserlerinden Menâr Tefsiri'nde Kur'an'ın i'câzı konusu etraflıca ele alınmış ve buna dair çarpıcı detaylar işlenmiştir.