Tüm dünyada yaşanan demografik değişim, dünya nüfusunun yaşlanmakta olduğunu göstermektedir. Ancak yaşlanmaya bağlı konular, ekonomik, sosyal ve politik açıdan değerlendirilmedikçe, demografi yalnızca sayılardan ibaret kalacaktır. Küreselleşme ve neoliberalizmle birlikte, dünyada sağlık, emeklilik, bakım gibi devletin sorumluluğunda olması gereken konulara bakış açısı değişmiştir. Yaşlılık, bu bakış açısına bağlı olarak ülke ekonomilerine bir yük olarak görülmekte ve gelecekte nüfusun yaşlanmasına yönelik tedbirler, bireylerin sorumluluğuna bırakılmaktadır.
Bu çalışmada, Batıda anaakım gerontolojik yaklaşımların dışında ortaya çıkan eleştirel gerontoloji çalışmalarından örneklerle küreselleşme ve yaşlılık konusu ele alınmaktadır. Buna bağlı olarak Türkiye'de yaşlılık, güncel gelişmeler ışığında değerlendirilmektedir.
Kitap, Türkiye'de yaşlılık ve gerontoloji bilimine ilginin arttığı son dönemlerde bu konuda yazılı Türkçe kaynak bulmakta zorlanan öğrencilere ve yaşlılık alanında çalışan araştırmacılara kaynak olması amacıyla hazırlanmıştır.