"Çünkü Tanrı katında aklanacak olanlar Yasa'yı işitenler değil, yerine getirenlerdir." (Romalılar 2:13)
"İnsanlar İsa Mesih'te olan kurtuluşla, Tanrı'nın lütfuyla, karşılıksız olarak aklanırlar." (Romalılar 3:24)
Bunların hangisi gerçek? Kurtuluşa kavuşmak için gerekli olan nedir? İman mı, ahlak mı? Lütuf mu, doğru eylemler mi?
Kutsal Kitap'ın en önemli mesajı, Allah'ın, insanların kurtuluşuna aracılık etmesi için Oğlu'nu dünyaya göndermiş olmasıdır. İsa Mesih, çarmıhta ölümüyle bütün dünyanın günahına kefaret etmiştir. İsa Mesih'e iman eden, iyi işler yaparak değil, iman aracılığıyla lütufla kurtulacaktır. Bu, Kutsal Kitap'taki Kurtuluş Müjdesi'dir. Ama kurtulmamız için iyi işler yapmamız gerekli değilse, Allah'ın buyrukları ve yasası önemini kaybetmez mi? Hayır! Çünkü İsa, "Yer ve gök ortadan kalkmadan, her şey gerçekleşmeden, Kutsal Yasa'dan ufacık bir harf ya da bir nokta bile yok olmayacak" diyor. Allah'ın yasası insanın kurtuluşu için çok önemlidir.
Öyleyse neden Kutsal Kitap'ta birbirine karşıt gibi görünen iki öğreti var? Eğer kurtuluşa sadece lütuf aracılığıyla kavuşuluyorsa, Allah'ın yasasının önemi nedir? Kurtuluş Müjdesi'yle Yasa'nın ilişkisi nedir? Elinizdeki kitap bu çok önemli soruları cevaplandırıyor.
Bu kitapta rahip J. T. Pless, 19. yüzyılda yaşayan ünlü Luteryen Kutsal Kitap öğretmeni Dr. C. F. W. Walther'in (1811-1887), derslerini yorumlamaktadır. Bu kitap Yasa'nın ve Müjde'nin doğru duyurulmasını, yani Allah'ın Kelamı'nın doğru paylaşılmasını öğretmektedir. Bütün rahipler, vaizler, ilahiyatçılar ve Kutsal Kitap öğretmenleri bunu okumalı ve mesajını anlamalıdır. Ayrıca bu kitap Hristiyan cemaati üyeleri için de, iyi ve faydalı bir rehberdir, öğretilerin değerlendirilmesinde kolaylık sağlar.
Kendini Allah'a makbul, gerçeğin bildirisini doğru kullanan, alnı ak bir işçi olarak sunmaya gayret et. (2. Timoteos 2:15)