Bölgemizin uluslararası ölçekte büyük operasyonların merkezi olduğunda herkes hemfikir. Sıkça dile getirildiği gibi bölgemiz vekâlet savaşlarının bir arenası. Bölgede olup bitenleri gerçek isimlerle yürütülen gerçek savaşlar ya da bunların bizzat savaşanlar tarafından başlatıldıklarını sanmak en hafifinden safdilliktir. Bölgeyi gladyatörlerin ölümüne vuruştukları bir arenaya dönüştürüp derin bir hazla seyre dalan Batı Medeniyeti, bu zevkinden kolay kolay vazgeçmeyecektir. Türkiye'ye düşen görev bu acımasızlığa bir dur demektir, çatışmaların tarafı olmak değil.
Çünkü bu sürecin Batılıların istediği doğrultuda devam etmesi, başta Kürtler olmak üzere bölge halkları için sorunların derinleştiği sıkıntılı bir dönemin başlayacağı anlamına gelir. Hiç şüpheniz olmasın ki bu süreçte en çok zarar görecek olan halkların başında Kürtler gelecektir. Bölgenin bu mazlum halkı, tarihin bu diliminde yine büyük bir tehlikeyle karşı karşıyadır.