"İnsanlar daima yüksek, temiz ve mukaddes hedeflere yürümelidirler. Bu hareket şeklidir ki insan olanın vicdanını, dimağını ve bütün insani kavramını tatmin eder. Bu şekilde yürüyenler, ne kadar büyük fedakârlık yaparlarsa, yükselirler ve bu hareket şekli mutlaka acık olur. Çünkü alnı acık, dimağı acık, kalp ve vicdanı acık insanlar tarafından idare olunabilen toplumlar, ancak bu manada hareketlerin izleyicisi olabilirler" (Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri Cilt:3, 1926: 80-81).
Günümüzde bir işletme başarılı ve kalıcı olmayı hedefliyorsa "insan odaklı" ve "değer temelli" bir yönetim anlayışını benimsemelidir. Değer türleri kişiden kişiye, kurumdan kuruma farklılıklar gösterse ve öncelik sıralaması değişse de Değer Temelli Yönetimin ana amacı işletme kültürünü değer temelli yaklaşımla desteklemek ve dönüşümüne yardımcı olmaktır. Türkiye'de ilk kez kitabımızda yazarların farklı uzmanlık alanlarıyla (İşletme, Maliye ve Teoloji) birlikte Sosyoloji, Tarih, Psikoloji, İktisat bilimlerine de dayanarak Türkiye koşullarında geliştirilen bir değer temelli yönetim modeli sunulmaktadır. Modelde esas alınan altı temel değer, insan onuruna saygı, adalet, güven, çoğulculuk, yaşam kalitesine katkı ve sürekli gelişimdir. Bu değerler, ulusal ve uluslararası düzeyde rekabet içinde olan işletmelerin "değer ile kazanç" arasındaki seçimlerinin topluma, çevreye, gelecek nesillere faydalı sonuçlar doğurmasını sağlamaya yöneliktir. Yazarlar, teori ile pratiğin ne ölçüde örtüştüğünü görebilmek için İstanbul Sanayi Odası'nın Türkiye'de her yıl açıkladığı 500 büyük işletmede kurum kültürünü geliştirmede üst düzey yöneticilerin değer temelli yönetim anlayışını ayrıntılı incelemiştir. Bu çerçevede, yeniliklere acık, etik değerlere bağlı, değişime ayak uydurabilen ve kolektif bilinci gelişmiş olan yönetici ve çalışanlara sahip işletmelerin günümüzde hayatlarını sürdürmesinin mümkün olacağı düşünülmektedir.