Bu kitap size bin yıllık bir bilgi hazinesini sunuyor. Kut sahibi olmak, kut'a erişmek için ne yapılması gerektiğini anlatıyor. Sözünü çoğu zaman 'hükümdar'a söylüyor; ama aslında hepimize söylüyor. Bin senedir erdemli insanın temel donanımı hiç değişmemiş gibi görünüyor. Balasagunlu Yûsu'un bin sene önceki sözleri bu kitapta günümüz diliyle sunuluyor.
Ey aziz! Akıl karanlık gecede meşale gibidir, bilgi seni aydınlatan bir ışıktır. İnsan akılla yükselir ve bilgi ile ilerler; bu ikisi sayesinde itibar görür.
Bilgisiz insan kördür; ey bilgisiz, yürü bilgiden nasip al. Bak, doğan ölüyor, insandan eser olarak ancak söz kalıyor; öyleyse sözünü iyi söyle, ölümsüz olursun!
Bak, şu dört şeyin azını küçümseme : Ateş, düşman, hastalık, bilgi.
Ey akıllı yiğit! Öfkeyi kendinden uzaklaştır. Hiçbir işe öfke ve hiddet ile yaklaşma; yoksa ömrünü heder edersin. Öfkeyle kalkan pişmanlıkla oturur, bilmez misin? İnsan öfkelenirse bilgisizce hareket eder, öfke onu deliye benzetir.
Ey güzel insan! İyilik yap, iyinin işi hep düzgün gider. Ne kadar yaşarsa yaşasın, iyi insan ihtiyarlamaz. İyi insan her gün bir dileğine kavuşur.