Kurban insanlığın ilk ibadet türlerinden biri olarak görünür. Eserimizde onun genelde kısaca tarihçesiyle birlikte hikmet, felsefe ve fıkhını, dayanışmadaki yeri ve yine iktisadî boyutunu ortaya koymaya çalıştık. Bu arada elbet, diğer pek çok ibadette de olduğu üzere onun, insanı kurban etmeye kadar varan tarihteki o saptırılışına da yer verilmiştir. Doğrudan şirkin uydurduğu ibadetlerin yanı sıra şirkin musallat olup saptırdığı ibadetler de olur. Belki de, geçmişi itibariyle saptırılmış ve sapıklaştırılmış tapınmaların en başında bu kurban gelir. Hayvanlar âlemi, özellikle de hem zekât ve hem de kurbana; her ikisine birlikte konu olan bu aynı cinslerin konumu, Kur'an'daki yer alış biçimi konularımız içindedirler. Kurban sadece mezhepler ve fıkhıyla değil, ayrıca onun tüm güncel meseleleri de ele alınmıştır. Kurbanı yanlış algılayıp günümüzde onu zekâta dönüştürme hataları ve hatta etlerine ticarî meta' gibi bakılarak bir mübadele konusu yapılması, yurt dışında kurban kestirme, Bebek için kesilip adına nesîke/akîkadenilen de dahil bütün türleriyle kurban ve Hz. Peygamber (s.a)'in kurbanları, onun kurban merasimleri de hep konularımız olmuşlardır. Eserde sadece bir İlmihal bilgisi verilmiş olmadı, bunun ötesinde ayrıca bir hikmet kültürü ve felsefesi de burada sunulmaya çalışılmıştır. Okuyucular bu eserin, yalnız kurbandan kurbana okunacak bir çalışma olmadığını fark edeceklerdir. Bu eser özelde bir İlmihal konusunun ve genelde de bir konunun nasıl ele alınabileceği yönünde genç araştırmacılara ve bilgi-hikmet meraklısı mütefekkir ruhlu insanlara da belki bir fikir verici olabilir.