Din, beşere ilişkin bir fenomendir. Bu yüzden de dini olan hiçbir şey, nihai anlamda beşeri tecrübeye yabancı olamaz, üstelik din, beşeri eylem ve anlam bütününü oluşturan unsurlardan birini teşkil eder. Bu unsurun tetkiki, kendine has bir disiplini meydana getirir ve bu yüzden de söz konusu unsurun incelenmesinin beşeri bilimler içinde yer alan diğer akademik araştırmalara bırakılmaması gerekir.
Dinin kendisi bir araştırma konusu olduğundan, incelenmesi için bir metodoloji gereklidir.
Elinizdeki kitap din fenomenolojisinin, karşılaştırmalı din ve dinler tarihi diye isimlendirilen bilim dallarını içerecek şekilde yorumlanması metoduna dayanmaktadır.
Elinizdeki bu çalışmanın dini metodolojinin tetkikine bir giriş olması hedeflenmiştir. Ayrıca bu kitapla, dine giriş derslerinde kullanılan metinlerde bulunan bir boşluğun doldurulması da hedeflenmiştir.
Birçok yazar, din fenomenolojisini aynı adı taşıyan felsefi hareketten ayırmaya çalıştı. Ancak ben inanıyorum ki, bir bilme metodu olarak felsefi fenomenoloji, dini fenomenleri anlamaya yönelik metotla doğrudan ilişkilendirilebilir. Bu kabul, elinizdeki kitabın bakış açısını yansıtır.