Kutsal ve kutsallık hayatın çok geniş bir alanında yer alan önemli ve çoğu zaman belirleyici bir kavramdır. Kutsal sözcüğü maneviyatla ilgili güçlü, ancak bir o kadar içeriği ve anlamsal değeri değişken bir sözcüktür. Bu yüzden tanımlanması en zor olan sözcüklerdendir diyebiliriz, çünkü kutsal şeylerle ilgili inanç ve pratiklerde tam anlamıyla bir bütünlük yoktur. Kutsal kabul edilen şeyler toplumdan topluma, zamana ve mekâna göre hatta bireyden bireye değişiklik göstermektedir. İnsan davranışlarının şekillenmesinde, ahlakın ve yaşam düzenin belirlenmesinde, hüküm verilen durumlarda, önem atfetmede, kimliğin belirlenmesinde, ölçüsüzlüğü ve tutarsızlığı sınırlandırmada, tapınmada kutsal atfedilen somut ve soyut unsurlar belirleyici özellikler kazanmaktadır. Sade bir unsuru görkemli ve değerli kılabilen bir kavramdır. Pek çok kavramla da ilişkilidir. Bu anlamda dile, kültüre ve edebiyata birçok içerik kazandırmıştır. Neyin kutsal sayılıp sayılmadığı ya da sayılamadığı da insan yaşamında önemli bir konudur. Kutsallığın çeşitli tasnifleri de yapılmaktadır ve geniş bir alanı içermektedir. Ancak bu kitapta dil, kültür, edebiyat, sinema açısından metinlerde kutsal ve kutsallık üzerine çalışmalar bulunmaktadır.