Karadeniz'in yalçın yamaçları zümrüt yeşili ormanları ve yok denecek kadar işlenebilen topraklarının köylerinden dimağımızda kalanlar… Siz yaşadığınız zamandan yaşamın içinde olup dikkatinizi celp eden olayları unutmaz, uzun zaman içinde her seferinde hatırlar. Hatta bir olay olduğunda benzeşmelerle hafızanızı yenilersiniz. Bir de dinledikleriniz var, bazen hüzünlü bir olay, yaşanmış, yaşatılmış olanları dinlersiniz. Bazen de mutlulukların, nüktelerin anılarını belki yıllarca belki de bir asırdan gelmiş muhabbetinizi şenlendirmiştir. Bu kitapçıkta da kimi zaman geçmişten kimi zaman bu günden, bazıları yaşanmış bazıları ise dinledikçe büyüdük, büyüdükçe dinlediklerimiz. Öyküleşmiş, efsaneleşmiş, birkaç hikaye, hikayeleşmekte belki de cümleler yetmemiş yettirmeye çalıştık ve siz okurlarımıza sunduk. Maksat henüz kapısı yeni yeni aralanmış, üzerinde yeni yeni kalemler kelam yazmaya başlamış adı hep duyulmuş, topraklarına her ilden, her ülkeden ayak basmış insanlar olsa da. O yörenin yaşanmışlıkları günümüze kadar bakir kalmış. Deryada bir damla misali, yaşanmış ya da dinleşmiş dimağımızda yer etmiş kuzeyin öyküleri ile sizin beğeninize değil sizin değerlendirmenize sunmuş olduk.