Büyük Rus yazarı Zoşçenko (1895-1958), ülkesinde olduğu kadar, dünyada da çok sevilmiş bir yazar. Onun için Rusya'nın Aziz Nesin'i diyebilirsiniz. O, yazdıklarıyla okuyanları hem güldürür, hem de onların yüreğinde ince bir hüzün bırakır. Bu, ancak usta edebiyatçıların yapabileceği bir şeydir. Bu kitaptaki öyküler, biri erkek, biri kız, iki kardeşin başından geçiyor. Minka, küçük bir erkek çocuktur, Lilya da ondan iki yaş büyük ablasıdır. İkisi de oldukça haşarı, kendi özgür dünyalarında tatlı tatlı yaramazlıklar yapan iki sevimli çocuktur. Zoşçenko, bu öyküleri çocukluğundan yaşadığı küçük olaylardan, yani anılardan yola çıkarak yazmış. Öyleyse Minka, yazarın kendisi olmalı; çıkarak yazmış. Öyleyse Minka, yazarın kendisi olmalı; Lilya da elbette ablası. Birbirinden güzel sekiz öykü var kitapta. Hem güldüren, hem eğlendiren, hem duygulandıran, hem de hiç belli etmeden eğiten, öğreten öyküler. Güzelliklerde dolu öyküler. Değerli şairimiz, yazarımız Ataol Behramoğlu'nun Rusça aslından çevirdiği bu öyküleri, yine çok değerli bir çizerimiz Yıldız Ergüder resimledi. Dünya çocuk edebiyatının en güzel örneklerinden biriyle buluşturuyoruz sizleri. Güle güle okuyun.