Britanyalının insan sevgisi kişiyi gafil avlar. Sizinle geldiğiniz yer hakkında sohbet eden bir yabancı: "Dur sana bir çay ısmarlayayım... Burada ne yapıyorsun? Bizim, sizin ülkenizde olmamız hakkında gerçek hissiyatınız ne?" der ve siz de "Biz çok şanslıyız efendim, bize medeniyeti ve selameti getirdiniz," dersiniz ama o size öyle bir bakış atar ki, kendinizi, şükran duygularınızın ayaklar altına alınışını izlerken bulursunuz.
Geçmişten günümüze milyonlarca insan göç ediyor. Dilini, kültürünü, iklimini ve en önemlisi insanını bilmediği, kendini yeniden doğurmak durumunda kaldığı bir yere... Manchester Oldum Ben, göçmen yaşamını, istatistiksel verilerden ve genelgeçer bilgilerden çok uzakta, sadelikle ve tıpkı gündelik yaşamımızdaki gibi tüm olağanlığıyla aktarıyor. Ancak bu olağanlık sizi yanıltmasın, kitapta yer alan tüm öyküler başlı başına bir meydan okuma!
2021 yılında, İlk Kadın kitabıyla Jhalak Ödülü'ne değer görülen Jennifer Nansubuga Makumbi, çoksesli üslubunu bu kitabında da sürdürüyor. Makumbi, okuyucuyu tesiri altına alan eşsiz anlatımıyla Manchester'da yaşayan Ugandalı göçmenlerin yaşamlarına ışık tutuyor. Kalemini, empatiye, mizaha ve şefkate oynatan Makumbi, çarpıcı öyküleriyle okurlarına kurmacanın sarhoş edici etkisini armağan ediyor.
Manchester ve Kampala arasında örülen bu göz kamaştırıcı öykü koleksiyonu, gerçekten ait olmanın ne anlama geldiğini merak eden herkesi büyüleyecek!
"Katassi, sana ne oldu? Neden böylesin?"
"Manchester bebeğim, Manchester oldum ben."